18 Haziran 2012 Pazartesi

Siminya

Merhabalar,

Bugün gazetede gördüğüm haber üzerine keşfettim SİMİNYA 'yı . Sizlerle tanıştırmak, tanıyorsanız ise hatırlatmak istiyorum... Meğer ben ne kadar geç kalmışım onu keşfetmekte...
Blogunun 2900 'den fazla izleyicisi var. Eminim içinizde duyan, yazdıklarını okuyan vardır.

Siminya Ankara'lı bir blogger. Daha ortaokuldayken ailesi tarafından okuldan alınmış, hem de çok başarılı bir öğrenciyken. Hayali ise gazeteci olmakmış. 2008 'den beri blog dünyasında Siminya. Yazıları o kadar güzel ki bir solukta okuyorsunuz. O yaşadıkları, ailesini anlatışı hem sizi kahkahalara boğuyor hem de  derin bir hüzün kaplıyor içinizi. 

Siminya emeklerinin karşılığını almış, bugün itibari ile kitabı satışa sunulmuş bir blogger. Kendisinin blogunda fotoğrafları yok. Aslında yayıncısı bile henüz onu görmemiş sadece telefon ve e-posta ile haberleşiyorlarmış. Etrafındaki bir çok insana kitap yazdığı söylemek istemiş ama alacağı tepkiler onu düşündürmüş, kendine saklamakta fayda görmüş. Kitabının adı ise Kız Kısmı... 

Siminya'yı , duyun, bilin, okuyun, okutun, düşünün, düşündürün...

17 Haziran 2012 Pazar

Bahçe Sefası...









Chissa 303

İlk oje postum, son bile olabilir. Oje sürme konusunda o kadar beceriksizim ki "Çekil kız şurdan, işi bilenlere bırak da bizi oje sürmekten nefret ettirme" diyebilirsiniz.

Bu akşam daha önce Leydi Kozmetik'ten gelen ojelerden Chissa 303 Holographic ojeyi sürdüm. O kadar güzel sürülüyor ve öyle hızlı kuruyor ki size başarısız olma şansını pek vermiyor. Ama ben herşeye rağmen mahvetmiş olabilirim o ayrı ...


Babalar Günü :)






15 Haziran 2012 Cuma

İçimdeki Ses - Mim 1

Sevgili Fiyuvfitcim beni mimlemiş. Peki bakalım benim içimdeki ses neler söylemiş.


Öncelikle midemde resmen koca bir taş oturuyor.  Tam 7 sene sonra mide ağrısıyla uyandım bu sabah. Lise yıllarıma özgüdür benim mide ağrılarım. O zaman bir fizik öğretmenimiz vardı ki Allah düşmanımın başına vermesin. 45 yaşlarından, hiç evlenmemiş, hasta bir kardeşe bakan, boyu max. 145 cm olan bir kadın düşünün. Tüm hırsını, hayata olan sinirini bizden çıkarırdı. Mesela test sınav yaptığında doğru cevabı şıklara koymazdı, neymiş eğer yaptığımın doğru olduğuna eminsem ben yanına doğru cevabı yazacakmışım, illa şıklarda olmasına gerek yokmuş. Ama kendisine bir soru götürün önce arkadan doğru cevaba bakar sonra cevaba göre de anlatmaya çalışırdı. 

 İşte ben her fizik sınavından önce kasılmış bir mide ile uyanırdım. Ağrıdan kıvrana kıvrana okula giderdim. Sonra babam bir gün buna isyan etti ve beni psikiyatriste götürdü. Lise bitene kadar her gün ilaç kullandım. Öss 'yi de atlatınca bıraktım.

"He şimdi derdin ne de midende yine aynı sorun var bir türlü sakinleşemiyorsun" diyor İÇİMDEKİ SES. Haftaya cuma günü işten ayrılıyorum daha önce de yazmıştım. Şirketim kapanıyor. İş arıyorum bir türlü bulamıyorum. Tam da evlilik arifesinde hiç hoş değil yani. Arkadaşlarım diyor ki; " şimdi iş bakma, evlenene kadar rahat rahat evlilik hazırlıkları yaparsın , sonra da bayalına gidiceksiniz zaten,ondan sonra başlarsın işe" diyorlar ama ben öyle rahata gelemiyorum malesef. "Yeter ki işim olsun ben herşeyi hallederim" diyor İÇİMDEKİ SES. "He bir de neydi o kullandığın ilaç, yine onu kullansana, ben biliyorum seni yine kendi kendini yiyeceksin" diyor ama bu sefer ilaç yok. Yoga neyin bir şeyler mi denesem? Hem ben biliyorum yine tam ümidimi kesmişken karşıma bir iş çıkacak. Hızır yine kul sıkışınca yetişecek. Daha önce de öyle olmadı mı ? Şimdi nişanlın o zaman sevgilin olan Y ile ağlaya ağlaya ayrılmadınız mı? Eşyalarını toplamış memlekete dönüyordun ki iş için aramadılar mı? Kavacık 'ta inmedin mi otobüsten ? Y.  sana boşuna mı "bumerang sevgilim" dedi ? Yine aynısı olacak sen içini ferah tut diyor İÇİMDEKİ SES.



Mimlediklerim

cep venüsü

ojeperest

elifinelizi

guzelgul

Ways Of Grace

Lila Moonlight

Sonsuz Dekorasyon

14 Haziran 2012 Perşembe

Sanitabant Happy Feet

Bu post ofisten yapılmaktadır. Bu nedenle resim orijinal değildir kusura bakılmasın efendim. Bugün şık şıkırdak ofise gelirken sıcak havanın etkisiyle terleyen ayaklarımın arkalarında yaralar açıldı. Pek tabi ki benim yanımda yara bandı olmaması nedeni ile ofise kadar öyle geldim. Öğlene kadar yerimden kalkmamaya özen göstererek acılarını bir nebze olsun dindirdim. Ama öğle yemeğine inerken iyice kötü oldular. Hemen eczaneye girdim. Yara bandı alacağım dedim. Eleman hemen ayak topuk bölgesi için mi dedi. Evet dedim ve bana aşağıdaki ürünü verdi. Fiyatını da 17 TL dedi. Ben içimden" yine beni kazıklamaya çalışıyorsunuz Astoria'nın kazıkçı eczanesi" diye geçirirken , eleman ürünü tanıtmaya başladı." Efendim ürünümüz silikon özellikli ,  ayakkabının açtığı yaralara karşı en çok sattığımız ürünümüz" falan diyor ama ben hala bir yara bandına 17 TL mi vereceğim düşüncesindeyim... Hem de içinde sadece 5 tane var. Neyse bu düşünceler beni benden almışken ayaklarımdan da "al artık da bizi bu eziyetten kurtar" sinyalleri geldi. Tamam dedim alıyorum ama yanında bir de normal yara bandı verin . Aklım sıra 17 TL'lik bantlar işe yaramazsa 3 TL 'lik bantlar kesin işe yarayacak. :) ( Ayrıca 1 TL 'lik banta bile 3 TL. :))

Efendim sonuç iyi ki almışım. Yine olsa yine alırım :)  Allahım o ne rahatlıktır öyle.Hem yumuşak hem de renksizler, ayrıca ebat olarak da büyükler. Diğer bantlar gibi de ayaktan hemen kopmuyorlar.Diyeceğim o dur ki alınız...



12 Haziran 2012 Salı

Essence Gelmiş Hoş Gelmiş ...

Essence Türkiye'ye gelir de ben koşa koşa Gratis 'e gitmem mi ? Aşağıdakiler benim payıma düşenler.


Gel Eyeliner
Stay All Day Long Lasting Eyeshadow  - Steel The Show - 03
Stay All Day Long Lasting Eyeshadow - Glammy Goes To - 02
Smokey Eyes Set
I Stage far bazı


Leydi Kozmetik seviyoruz seni...

Leydi Kozmetik'ten Sevgili Eliza Hanım bana ürünlerinden gönderdi. Özellikle holographic ojeleri çok güzel. Elize Hanım, tam da kullanmaktan zevk duyacağım renkleri göndermiş. Kendisine çok teşekkür ediyorum Gerçekten çok kaliteli ürünler, Türk markalarının böyle başarılı ürünler ortaya koyduğunu görmek gerçekten mutluluk ve gurur veriyor.

Sizde bu adresten kendinize en yakın Leydi Kozmetik satan yerleri görebilir ve Leydi Kozmetik hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.



Farlar 
Leydi Terracotta Eye Shadow 34 no
Leydi Terracotta Eye Shadow 38 no

Ojeler 
Chissa Holographic Color 337 
Chissa Holographic Color 308
Chissa Holographic Color  303 
Chissa (no yazmıyor)
Woo 627 

Lip Gloss 
Chissa Lip Gloss Glam Shine 106 


Yeni Aldıklarım

Öncelikle kokulu Pastel Ojelerime kavuştum.

Hindistan Cevizi, Greyfurt ve Tarçınlısı kalmıştı sadece en kısa zamanda diğerleri de edinilecek.Greyfurtluyu sadece rengi için aldım ama özellikle hindistan cevizli koku olarak oldukça başarılı. Ben bu ojeleri çok sevdim.



Gratis 'te aşağıdaki makyaj setleri satılıyordu. Ben genel olarak makyaj setlerini sevmem. Sebebi de hem içlerinde o kadar çok renk ve çeşit olur ki onu alırsam bir daha başka hiç bir makyaj malzemesi almamam gerektiği hissi verir hem de hiç bir zaman sevdiğim ve kullanabileceğim gibi bir şey bulamam. Ama aşağıdaki hem küçük olması hem renkleri hem de şık görünümüyle beni cezbetti. Bu setlerin daha büyük olanları da vardı ancak ben bunu tercih ettim. 10 tane far ve 8 rujdan oluşuyor. oldukça da güzeller. 




Max Factor False Lash Effect Mascara 
Maybelline Affinitone Concealer
Flormar Smokey Eyes 



Flormar Blush -On 84 no
Golden Rose Terracotta Stardust  102 no




10 Haziran 2012 Pazar

Bitenler ve Dibi Görünenler



İşte ilk bitenler yazım...
Aslında bu yazıyı yazmak için uzun süre bekledim ama pek blogla ilgilenemiyorum şu sıralar. Evlilik ve yeni iş bulma telaşı nedeniyle iyice boşladım.

1) Girls Only Haircare Dry Shampoo:  İlk kuru şampuan arayışımda karşıma çıkan, Gratis 'den aldığım ürün. Şu an Rossmann 'dan aldığımla kıyaslarsak bu ürün daha başarılı. Sebebi Rossmann'ın kuru şampuanı saçta beyaz izler bırakıyor ancak bunda öyle bir durumla karşılaşmadım.

2)Watsons Green Tea Antioxidant Oil Control Facial Toner: Bu ürün Watsons 'ın Yeşil Çay serisinden... Çılgınca tonik aldığım dönemde bunu da almıştım. Kokusu oldukça güzel... Gözenek küçültücü özelliği var. Tekrar alabilirim.

3)Davidoff Cool Water : Özellikle yazın en sevdiğim parfüm. Kesinlikle tekrar alınacak.

4) Rexona Bamboo : Bu deodorantın kokusunu ve verdiği hissi çok seviyorum. Mutlaka tekrar alınacak zaten bu kaçıncı onu da hatırlamıyorum.

5)Diadermine Peeling Etkili Yüz Yıkama Jeli:  Ben nedense bu tür ürünlerden bir türlü istediğim etkiyi göremiyorum. Bu nedenle bu ürünlerin sürekli yenilerini almaya devam ediyorum. Diadermine 'nin bu ürünü de istediğim beklentiyi sağlayamadı. Kokusu güzel ama yeterli değil.

6) Amway Beautycycle 3in1 : Bu ürünü Diadermine ile kıyaslamak gerekirse kesinlikle çok daha başarılı bir ürün. Bir kere içinde tanecikler büyük ve gerçekten yüzününzün temizlendiği hissini veriyor. İçinde En fazla bir kullanımlık kaldı. Tekrar alınabilir.

7) Watsons Nail Polish Remover: Watsons 'ın oje çıkarıcısı... Şu an kullandığım Şelale Aseton'a göre çok daha başarılı. Tekrar alınabilir.

8)Rival De Loop Tonik: Çok beklendiğim etkileri veren bir tonik değildi. Zaten deneme boyunu almıştım. Tekrar almam.

9)Rival De Loop Göz Makyaj Temizleyici: Bu da deneme boyu. 2 Kademeli, şu çalkalayıp kullanılan  ürünlerden. Ben bu ürünü sevdim. Fiaytına göre başarılı bir ürün. Göz makyajını da oldukça güzel çıkarıyor. Bir kaç kullanımlık kaldı. Tekrar alınacak.

10) Nivea Pearl & Beauty Roll On : Hoş kokulu ama giysilerde iz bırakıyor. Tekrar almam.

Gelelim makyaj malzemelerine

1) Maybelline Affınıtone Blush : Bende ki 77 numara Rose. Ancak hiç renk vermiyor. ve çok toz toz oluyor. Tekrar almam.

2) Maybelline Eyestudio 606 Golden Sand: Ben bu farı göz bazı olarak kullanıyorum . Tam ten renginde bitmesine çok az kaldı. Tekrar alabilirim.

3) Flormar Blush-On: 91 numara. Flormarın en sevdiğim allıklarından. Şeftali tonlarında çok güzel bir allık.

4)Rimmel Stay Mate: Benim sevdiğim bir  pudra. Çok fazla kapatıcılık beklentiniz yoksa kullanabilirsiniz.

5) Maybelline Affinitone Concealer: Yılların vazgeçilmezi. Göz altımda morluk problemim olduğu için vazgeçemediğim bir ürün. Yenisi alındı bile.


6 Haziran 2012 Çarşamba

Pes diyorum sana Madonna

Madonnacığım sevgilisiyle Boğaz turuna çıkmış. Suada'da yemek yemiş. Restorantın şefine de Boğazı göstererek "burası yapay göl mü ?" demiş. Evet canım yapay göl. Hepimiz evden bir kova su getirdik. Ortaya böyle bir şey çıktı işte. Adını da Bosphorus dedik. Gören de bir şey zannediyor işte.  Nasıl güzel olmuş mu? Beğendin mi ? Şurada da kum havuzu var. Çocukları getirseydin bizimkilerle oynarlardı. 

Ya insan bu kadar mı umursamaz olur. 2 kıtayı birbirinden ayıran, bütün dünyanın sahip olabilmek için peşinden koştuğu bir yere sen gel "yapay göl " de.Bizim millet de hatunun konserine gitmek, servetine servet katmak  için o kadar para versin.  Sen sabır Yarabbim